İstihdam artışı yavaşladı
TİSK'in 2013 yılı İşgücü Piyasası Bülteni'ne göre, geçen yıl istihdam artışı yavaşladı ve Orta Vadeli Program hedeflerinden sapıldı
Abone olANKARA - Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), 2013'te istihdam artışının yavaşladığını ve Orta Vadeli Program (OVP) hedeflerinden sapıldığını bildirdi. TİSK İşgücü Piyasası 2013 Yıllık Bülteninde, TÜİK'in nüfus verileri istikrarsızlığının, istihdam ve işsizlik verilerini de etkiliyor olabileceği belirtildi.
İşgücüne dahil olmayanlar 2012'de 518 bin kişi artmış iken, geçen yıl 48 bin kişi azaldığı hatırlatılan bültende, şunlar kaydedildi:
"İşgücüne katılma oranı 0,8 puan arttı. Artışta kadınlar ve gençler ağırlık taşıdı. 1 milyon kadın iş bulursa çalışacak. Yarım milyon ev kadını 2013'te iş aramaya başladı. Kentlerde çalışma talebi yükselirken, kırsal yerlerde düştü. 2013'te istihdam artışı yavaşladı, OVP hedeflerinden sapıldı. Hizmetler sektörünün istihdam yaratma imkanları azalırken, sanayi sektörü ön plana çıktı. Ücretli sayısındaki artış da çok olumlu. Kayıtdışı istihdam oranı hızlı düştü. İşgücü talebi yükseköğretim mezunlarına yöneldi ancak hala istihdamın yüzde 61'i lise altı eğitimlilerden oluşuyor. 2013'te iş arayan her dört kişiden biri işsiz kaldı. İşsizlik oranı yüzde 9,7'ye yükselirken erkeklere kıyasla kadınları daha çok etkiledi, özellikle kentli genç kadınları vurdu."
"Her dört işsizden biri kronik işsiz"
İşsizlik artışının sert etkilediği diğer bir kesimin ise lise altı eğitimliler olduğu aktarılan bültende, her dört işsizden birinin kronik işsiz olduğu ifade edildi.
En geniş işsizlik tanımına göre işsizlik oranının yüzde 17,9 olduğu ve sayısı geçen yıla göre 374 bin artışla 5 milyon 443 bin kişiye ulaştığı belirtilen bültende, şöyle denildi:
"İşsizlik ödeneğine başvuru sayısı artıyor. 2013 yılı genelinde başvuru sayısı 763 bine yükselerek, kriz yılı olan 2009 seviyesini dörtte bir oranda aştı. Aylık bazda da başvuru sayısında artış var. Sanayinin ağırlıklı olduğu bölgelerde işsizlik artışı nispeten düşük kaldı. İstihdamda meslek lisesi ve yükseköğretim mezunlarının toplam payının sadece yüzde 29 oluşu Türkiye'nin kalkınması açısından önemli bir handikap."