Ekonomistler iş gücü istatistiklerini değerlendirdi

2017'de işsizlik oranının bir önceki yıla göre yatay seyretmesini değerlendiren Şekerbank Başekonomisti Gülay Elif Girgin, Türkiye'nin atacağı adımların büyümesini sorgulayacak yapısal adımlar olması gerektiğini söyledi.

Abone ol

Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) "İşgücü İstatistikleri 2017" verilerine göre Türkiye'de işsizlik oranı, geçen yıl bir önceki yıla göre değişim göstermeyerek, yüzde 10,9 olarak gerçekleşti. Türkiye genelinde işsiz sayısı geçen yıl 2016'ya göre 124 bin kişi artarak 3 milyon 454 bin kişi oldu. 2016'da işsizlik oranı yüzde 10,9, işsiz sayısı ise 3 milyon 330 bin olarak açıklanmıştı. Orta Vadeli Program'da (OVP) işsizlik oranı 2017 yılı için yüzde 10,8 olarak öngörülmüştü.

Analistler, 2017'de iş gücüne katılım oranın ve nüfustaki artışa karşın işsizlik oranının yüzde 10,9'da sabit kaldığını belirterek, kamu ve hizmet sektöründeki istihdam artışının işsizlik oranındaki yükselişi engellediğini kaydetti.

Konuya ilişkin olarak soruları yanıtlayan Şekerbank Başekonomisti Gülay Elif Girgin, geçen yıl ile karşılaştırmalı olarak bakıldığında, 983 bin istihdam artışı sağlandığına dikkati çekti. Girgin, "Bu istihdam artışının 41 bin kişisi kamu sektöründen gelmiştir. Fakat taşeron işçilerin bir kısmının kamu kadrolarına alınacak olması ve devlet tarafından yapılacak çeşitli yasal düzenlemeler sonucu kalıcı kamu kadrolarına geçişler olacaktır. Bunlara ilaveten kamu personel alımlarının yapılacak olması ile önümüzdeki dönemde kamu istihdamında artış görülebileceğini düşünüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

İstihdamın sektörel dağılıma bakıldığında ise en fazla artışın 629 bin kişi ile hizmet sektöründe görüldüğünü ifade eden Girgin, onu 195 bin kişi ile sanayi ve 159 bin kişi ile tarım sektörünün takip ettiğini söyledi.

Girgin, 2017 yılında personel giderlerinin yüzde 9 civarında artış gösterdiğini belirterek, "2018 yılı için artış ise yüzde 13 olarak öngörülmektedir ki faiz dışı giderler için ise artış yüzde 11 olarak ilan edilmişti. Bu durumda yukarıda bahsettiğimiz adımlar ile katı bir harcama kalemi olan personel kalemi 2018 yılında diğer harcama kalemlerinden daha fazla artış gösterecektir." dedi.

Tüm kamu teşviklerine ve rekor kıran büyüme performansına rağmen işsizliğin 2016 yılına göre yatay kalmasının bu alanda halen yapılması gerekenlerin olduğuna ve atılacak adımların Türkiye’nin büyüme modelini sorgulayacak yapısal adımlar olması gerektiğini bildiren Girgin, "Hükümetin 2018 OVP işsizlik tahmini yüzde 10,5 seviyesindedir. Tek hane ancak 2019 yılında yüzde 9,9 seviyesi ile mümkün görülmektedir." ifadelerini kullandı.

İşsizlik oranı 2017'de yüzde 10,9

"İşgücüne katılım oranında ve istihdam oranında da artış görünüyor"

GCM Menkul Kıymetler Araştırma Uzmanı Enver Erkan da olumlu tarafta işsizlik oranının geçen seneye göre artmamış göründüğünü belirtti. İş gücüne katılım oranında ve istihdam oranında da artış göründüğünü ifade eden Erkan, haftaya 2017 büyümesinin açıklanacağını anımsatarak muhtemelen yılın genelinde yüzde 7 gibi bir büyüme oranının yakalanacağı öngörüsünde bulundu.

"Bu yüksek büyüme ortamında işsizlik oranının daha düşük olması temenni edilen bir durum, daha iyisi olabilirdi." ifadelerini kullanan Erkan, şöyle devam etti:

"Bu yüzden bir yandan da işsizlik oranında 2016’ya göre düşüş olmaması da sorgulanmalı. Sonuçta Türkiye her yıl bu oranlarda büyümeyecektir. 2018’de büyüme oranı 2017 büyümesinin altında kalacaktır. Türkiye’nin daha yüksek büyümesine rağmen işsizlik oranının aynı kalması, yeterli istihdam seviyesinin henüz yaratılamadığının da göstergesi olabilir. Sektör paylarına baktığımızda, sanayinin payı azalırken inşaat ve hizmetin artıyor. Yani sanayinin toplam istihdam içinde kapladığı alan daha az görünüyor. Genç işsizlik oranının da yüzde 19,6’dan yüzde 20,8’e doğru arttığı görülüyor. Kamu tarafındaki istihdamın artırılması ve istihdam teşvikleri ise işsizlik oranını olumlu yönde destekleyen ayrıntılar."

A Milli Erkek Basketbol Takımı finale kaldı İstanbul'da kiralar fırladı, küçük esnaf kepenk kapattı Erdoğan'dan İstanbul Sözleşmesi açıklaması: Hiçbir anlamı yok Adalet Bakanı Tunç'tan kadına şiddete karşı 'sıfır tolerans' mesajı İki şirketi için konkordato başvurusunda bulundu