Aradığınız ihracatçıya şu an ulaşılamıyor
Geçtiğimiz ay yurtdışından alım için hiçbir firma yöneticisi Türkiye’ye gelmeyince, ihracatçılar eski günlerdeki gibi bavula mallarını koyup kapı kapı dolaşmaya başladı.
Abone olÖZLEM ERMİŞ BEYHAN
Avrupalı alıcılar Türkiye’ye gelmeye korkup ziyaretleri bıçak gibi kesti, tekstil ihracatçısı eski günlere döndü ve mallarını bavula koyup müşteri ziyaretine başladı. Geçtiğimiz ay özellikle Avrupa’dan hiçbir büyük alıcı Türkiye’ye gelmeyince, tekstil ve hazır giyim ihracatçılarının yüzde 90’ı yurtdışında müşteri peşine düştü.
İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi yaşanan bu durumu, “Bayram tatilinde bile müşteri ziyaretindeydik. Ürünlerini, koleksiyonunu bavula koyan, müşterisine gitti, kapı kapı dolaşıp anca mal satıyoruz” sözleri ile anlattı.
Avrupalı alıcıları Türkiye’ye gelmekten güvenlik endişesinin alıkoyduğunu anlatan Tanrıverdi, “Özellikle havalimanındaki patlama ve 15 Temmuz görüntüleri çok etkiledi. Kendileri gelmek istese aileleri istemiyor. Avrupalı alıcılarının hiçbiri geçen ay Türkiye’ye ziyarete gelmedi” dedi. Sektörün pazarını korumak için mücadele verdiğini anlatan Tanrıverdi’ye göre 10-15 gün içinde olaylar unutuldukça dünya tekstil devlerinin alım heyetleri İstanbul’a gelmeye başlayacak. Tanrıverdi ihracatçıların görüşütüğü tüm alıcılara Türkiye’de korkulacak bir ortam olmadığını anlattığını ancak belirli bir zamanın geçmesinin de gerektiğini ifade etti. İHKİB Başkanı sektörün bu süreçte yeni teşviğin, özellikle üretim birimlerinin taşınmasına dair koşullarının netleşmesini beklediğini de vurguladı.
OHAL uzarsa sorun da uzar
Avrupalı alıcıların Türkiye’ye gelmediğini ancak verilen siparişleri henüz azaltmadıklarını söyleyen Cem Negrin, “Ancak işi azaltmak da masalarında, bunu duyuyoruz” ifadesini kullandı. Uzun süredir iş yapan büyük firmalar değil ama yeni firmaların işinin zor olduğu günler... Sektörün etkin isimlerinden Cem Negrin, “Müşteri gelmiyor, biz gidiyoruz. Avrupalı şirketler, yöneticilerini seyahat sigortası yaptıramadığı için göndermiyor. Böyle olunca ihracatçılar yurtdışına gidiyor, yüzde 90’ı yok. Her hafta bavul elimizde gidip mal satıyoruz, tıpkı eski günlerde olduğu gibi. Bu şekilde yeni firmaların, genç firmaların büyümesi çok zor” dedi.
Tekstil sektörü, yabancı alıcıların korkusunun yanı sıra turist sayısının azalması ile iç piyasada da daralmanın sıkıntısını yaşıyor. Negrin bu ortamda kiraların çok yüksek kaldığını vurgulayarak, “Türkiye düzelecek ama hızlı olmayacak. Caddeler, AVM’ler boşalıyor. Buralar boşaldıktan sonra yeniden doldurmak kolay olmayacak” vurgusu yaptı. Negrin, OHAL’in 3 ay için çıktığını, bu sürecin uzaması halinde yabancı alıcıların mal alımında da kısıntıya gidebileceği uyarısı yaptı. Negrin, “Alıcıların yüzde 90’ı OHAL’in bitmesini bekliyor. Uzaması işler açısından iyi olmaz” ifadesini kullandı.
Yatan aslandansa gezen tilki iyidir
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı İsmail Gülle, ayağının tozuyla Paris ziyareti sonrası yaptığı açıklamada “Türk tekstil sektörü olarak yatan aslandansa gezen tilki iyidir diyerek seyahatlere başladık, müşteri ziyaretleri ve fuarları geziyoruz” dedi. Gülle, yabancı alıcıların Türkiye’ye gelmeme yönünde telkin edildiğini, Türkiye’de çok olumsuz bir hava varmış gibi yansıtıldığını belirterek, birebir görüşmelerle bu yanlış algıyı yıkmaya çalıştıklarını anlattı. Gülle, “Elimizde işler var ama yeni işler de almamız lazım, sırada bekleyen rakip çok. Yaptığımız çalışmalarla Eylül ayını da artıda bitireceğiz gibi görünüyor” diye konuştu.
Gelişen ülkelere göre primler hala düşük
SERHAT ALİGİL
Yurtdışından Türkiye’ye gelecek yabancı şirket yöneticilerinin ya da diğer kişilerin sigortalanıp sigortalanmamasıyla ilgili konuyu değerlendiren Axa Sigorta Satış ve Pazarlama Başkanı Özer Şimşek, bu açıdan hayat sigortası (ferdi kazayı da içeren) ve seyahat sağlık sigortası şeklinde iki sigorta olduğunu hatırlatarak şunları söyledi: “Bu konuda bizim bir kısıtlamamız yok. Kişinin durumunda sorun yoksa, örneğin terör listesinde değilse sigorta hizmeti veriyoruz. Ancak kişi sigortayı ülkesindeki bir sigorta şirketinden de yaptırabilir. O şirketlerle ilgili bu yönde olumsuz bir duyum almadık ama kıta Avrupasında ve ABD’de Türkiye aleyhine, Türkiye’ye gidilmemesi yönünde bir hava olduğunu da görüyoruz.” Konuyu Türk şirketlerine mal ve hizmet satan yabancı firmalar açısından yorumlayan Euler Hermes Genel Müdürü Özlem Özüner, şunları anlattı: “Türkiye’ye ihracat yapan birçok şirket Türk şirketlerinden olan alacaklarını sigortalatıyor. Böylece Türk ithalatçı herhangi bir teminat vermeden vadeli mal alımı yapabiliyor. Türk alıcıların finansal durumunu sürekli izliyor ve yurtdışı sigortalılarımıza limit kararlarımız ile riski yönetmelerinde yardımcı oluyoruz. Türk şirketlerinin risk primi son dönemde yaşanan tahsilat sorunları nedeniyle bazı sektörlerde artış gösterdi. Yine de diğer gelişmekte olan ülkelere göre Türkiye’de yerleşik şirketlerin riskini sigortalama primleri halihazırda düşük diyebiliriz.”
Coface Türkiye Genel Müdürü Emre Özer de dünyadaki ‘yeni normal’e dikkat çekerek şunları vurguladı: “Türk şirketlerinin sigorta primlerinin diğer ülkelerden çok yüksek olduğunu söyleyemeyiz. Burada esas alınan konu; firmaların borçlarını ödeme performanslarında bir bozulma olup olmadığı. Ödeme gecikme ve performanstaki bozulma fiyatı belirleyen en önemli etken diyebiliriz. Ayrıca Türkiye’de firmalarımıza limit verebilmek için ihtiyaç duyduğumuz bilgiler de önemli. Bilgi paylaşımındaki yanlış algı ve bu kültürü henüz kurumsallaştıramayan firmalar hakkında, yurtdışındaki satıcılar bizden bilgi talep ettiğinde limit tahsisinde sorunlar olduğunu söyleyebiliriz.”
Ekim randevularında kıpırdanma var
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Şeref Fayat, tekstil ihracatçısının proaktif pazarlamaya geçtiğini, müşterileri yerinde ziyaret ettiklerini anlattı. Eylülde yabancı alıcıların ziyarete gelmediğini söyleyen Fayat, “Seyahatlere iyi hazırlık yapıp çıkan ihracatçılar bu dezavantajı avantaja da çevirebiliyor” dedi. Fayat, ekim randevularında bir kıpırdanma olduğunu açıkladı. TGSD Başkanı, tekstilcilerin 23 ili kapsayan yeni teşviki aktif olarak kullanacağını, şimdiden taşınmayı düşünen üreticilerin olduğunu belirterek, “Bu yeni teşvik belli ki fark yaratacak” diye de ekledi.