"Üniversiteye küsme var, okusam ne olacak algısı yayılıyor"

ÖSYM'nin yerleştirme sonuçlarının ardından boş kontenjanlarda patlama yaşandı. Sadece 825 bin 244 kişi üniversiteli oldu.

Abone ol

Kezban KARABOĞA

Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM), önce üniversite yerleştirme sonuçlarını ardından, 2017-ÖSYS yerleştirme sonuçlarına ilişkin sayısal bilgileri yayınladı. Buna göre bu yıl tercih yapmaya hak kazanan 1 milyon 846 bin 880 adaydan sadece 994 bin 766 aday, bu hakkını kullandı. ÖSYS'ye 2 milyon 265 bin 844 kişi başvurdu ama sadece 825 bin 244 kişi üniversiteli oldu. Bu yıl lisans ve ön lisans olmak üzere toplam 910 bin kontenjandan 214 bin 430'u boş kaldı. Bu rakam 2016 yılında 60 bin 147, 2015 yılında ise 38 bin 789'du.

Devlet üniversitelerinin lisans programlarında 26 bin 967, ön lisans programlarında 127 bin 682 kontenjan boş kaldı. Vakıf üniversitelerinde lisans düzeyinde 16 bin 40, ön lisans düzeyinde 33 bin 185 kontenjan boş kaldı. KKTC'deki üniversitelerde lisans düzeyinde 6 bin 836, ön lisans düzeyinde 2 bin 700 programda boş kaldı. Diğer ülkelerdeki üniversitelerdeki boş kontenjanlar ile birlikte toplamda bu yıl lisans ve ön lisans düzeyinde 214 bin 340 kontenjan boş kaldı. Sektörden konuştuğumuz uzmanlar kayıt yaptırmayanlar ile birlikte bu rakamın 300 bini bulacağını belirtiyor. Boş kontenjanların artışında üç temel teknik sebebe işaret ediliyor. Bu üç sebep, kontenjanların sürekli artışı, meslek liselerinden meslek yüksekokullarına doğrundan geçişin kaldırılması ve hukuk, mühendislik gibi bazı bölümlere baraj puanların getirilmesi şeklinde sıralanıyor.

"Üniversiteye küsme var"

Ancak MEF Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erhan Erkut, boş kontenjanların artışındaki üç teknik sebebin dışında iki sebep daha olduğunu belirtiyor. Prof. Erkurt, "Bu üç teknik sebep boşlukları artırdı fakat iki tane daha sebep var. Birincisi ekonomik; boşlukların büyük çoğunluğu vakıf üniversitelerinde, Kıbrıs'ta ve diğer ülkelerdeki devlet üniversitelerinde yani paralı eğitimlerde. Ekonomide belirsizlik artıyor. Veliler daha dikkatli davranıyorlar, vakıf üniversitelerinden, Kıbrıs'tan, diğer ülkelerden çekiliyorlar yani dördüncü sebep ekonomi. Beşinci sebep de, elimde veri yok ama gözlemim bu, öğrenciler üniversitelerden istediklerini alamadıklarını görüp 'Üniversiteye gitmeye gerek yok, gitsek de ne olacak?' demeye başladılar. Üniversiteye bir küsme var. Bütün dünyada bunu görüyoruz. Üniversitenin toplumun ihtiyaçlarına cevap veremediğinin toplumun bütün kesimleri tarafından fark ediliyor hale gelmesi, üniversite talebini azaltıyor. Bunun yerini Udemy, Udacity gibi sertifika programı veren özel şirketler alıyor. Bu artacak diye düşünüyorum, üniversite diplomasının geçerliliği ve değeri azalacak diye düşünüyorum" şeklinde konuşuyor.

"10 puanlık düşüş özel eğitimi sallar"

Prof. Erkut, "Üniversiteyi mesleğe indirgedik, şimdi fark ettik ki o diploması o mesleği getirmiyor. Üniversiteden böyle bir beklentinin olması da yanlıştı belki, üniversiteler yapamayacakları bir söz vermek durumunda kaldılar topluma, o sözü tutamadıklarını görünce toplum, kendini geri başladı" ifadesini kullanıyor. Yeni açılan okullarda dolulukların yüzde 50'lerde kaldığını belirten Prof. Erkut, "Vakıfl ar yüzde 91'den yüzde 81'e düştü. 10 puanlık düşüş bu sektörü sallar. Yeni açılan okullar yüzde 40 -50'ler de kaldı. Dolu olanlar burslu programlar. Yüzde 50 doluluk, gelirin yüzde 25'ini görüyorsun demektir. Sektörde bir konsolidasyon bekleyebiliriz" diyor.

İşte 2017 ÖSYS ile ilgili en çarpıcı rakamlar…

● Fen lisesi mezunlarının yarısı istediği yere giremedi.
● Vakıf üniversitesi kontenjanlarının üçte biri, KKTC kontenjanlarının yarısı boş kaldı.
● ÖSYS’ye 2 milyon 265 bin 844 kişi başvurdu ama sadece 825 bin 244 kişi üniversiteli oldu.
● Liseyi bu yıl bitiren adayların üçte biri, eski mezunların ancak yarısı üniversiteli oldu.
● Yabancı dilde eğitim veren özel liselerde sadece 34 bin 511 öğrenci bir programa yerleşti.

Tüketici tüketmiyor, tükeniyor 2 bin 667 projeye 2,2 trilyon lira yatırım A Milli Erkek Basketbol Takımı finale kaldı Erdoğan'dan İstanbul Sözleşmesi açıklaması: Hiçbir anlamı yok Adalet Bakanı Tunç'tan kadına şiddete karşı 'sıfır tolerans' mesajı