UAEK, İran konusunu masaya yatırdı
AB ve ABD, BM güvenlik konseyi kararlarına uyması konusunda İran'ı uyardı
Abone olVİYANA - Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) yönetim kurulu olağan toplantısının bugünkü oturumunda, İran'ın nükleer programına ilişkin gelişmeler tartışmaya açıldı.
AB dönem başkanı İspanya'nın heyet başkanı Büyükelçi Jose Luis Rosello yaptığı konuşmada, "İran'ın, nükleer tesislerinde uranyum zenginleştirme faaliyetlerini aralıksız sürdürerek BM Güvenlik Konseyinin 1737, 1747, 1803 ve 1735 sayılı kararlarını ihlal ettiğini" belirterek, "son olarak elindeki uranyumu yüzde 20 oranında zenginleştirdiğini açıklamasının da kaygıyla izlendiğini" söyledi.
İran yönetiminin, taraf olduğu Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması(NPT) çerçevesinde UAEK ile şeffaf işbirliği yapmamasının ve Arak'taki ağır su reaktöründen UAEK denetçilerinin numune almasına izin vermemesinin "kabul edilemez olduğunu" ifade eden Rosello, İran yönetiminin uluslararası kamuoyuyla arasındaki güveni yeniden tesis edebilmek için, "deklare edilmemiş nükleer malzemeye sahip olmadığı yolunda güvence vermesi gerektiğini" kaydetti.
Rosello, İran'ın, yeni nükleer tesislerle çeşitli nükleer faaliyetlerini, güvence denetimleri antlaşmasının uygulanmasına ilişkin protokoldeki "code:3.1" uyarınca zamanında bildirmemekle taraf olduğu antlaşmaları ihlal ettiğini belirtti.
İran'ın taraf olduğu güvence denetimleri antlaşmasının uygulanmasına ilişkin protokolün "code:3.1" maddesi uyarınca İran, nükleer faaliyetlerini, planlama safhasındayken 180 gün içinde Uluslararası Atom Enerjisi Kurumuna bildirmekle yükümlü.
İran ise protokolü imzaladığı tarihte (2003) "180 günlük sürenin, tesise nükleer madde yüklendiği andan itibaren geçerli olduğu" gerekçesiyle bu kurala tabi olmadığını iddia ediyor.
UAEK yetkilileri de imza tarihinden sonra "code:3.1'in güncellendiğini" belirterek, 180 günlük bildirim süresinin tesisin veya faaliyetin planlandığı andan itibaren başladığında ısrar ettikleri için, İran ile UAEK arasında "code:3.1" sorunu uzun süredir devam ediyor.
AB dönem başkanlığı yetkilileri, bu açıklamanın, birlik üyesi ülkeler ile Arnavutluk, Bosna Hersek, Karadağ, Lichtenstein, Norveç, İzlanda, Ukrayna ve Moldova adına yapıldığını belirttiler.
Türkiye ise, diyalog ve sorunun diplomatik yollardan çözümü çağrısında bulundu.
İran'ın nükleer programına ilişkin tartışmalara sözlü bir açıklama ile katılan Türkiye heyeti başkanı Guvernör Hakan Fidan, İran ile Batılı bazı ülkeler arasında yakıt temini konusunda sürdürülen görüşmelere atıfla, "sorunun diplomatik yollardan çözümü için tüm tarafların gerekli esnekliği göstermeleri" çağrısında bulundu.
Fidan, İran'ın nükleer programına ilişkin sorunun çözümü için "tek yolun diyalog ve barışçı çözüm olanakları olduğunu" söyledi.
ABD'den ültimatom gibi açıklama
İran'ın nükleer programına ilişkin oturumda konuşan ABD heyeti başkanı Büyükelçi Glyn Davies, İran yönetiminin, BM Güvenlik Konseyi kararları ve uluslararası kamuoyunun iyi niyet çabalarını hiçe sayarak, uranyum zenginleştirme ve ağır su reaktöründeki faaliyetlerini sürdürmekte ısrar etmesinin kaygıyla izlendiğini söyledi.
Davies, konuşmasında, İran yönetiminin "uranyum zenginleştirme ve Arak'ta ağır su reaktöründeki faaliyetlerine derhal son vermesini" isteyerek, "İran'ın, UAEK'na, nükleer programının askeri boyutlarına ilişkin bugüne kadar açıkta kalan hususların aydınlığa kavuşturulması için gerekli bilgi ve erişimi sağlamasını" istedi.
İran'ın Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşmasının (NPT) ani denetimleri öngören ek protokolünü onaylaması ve uygulaması gerektiğini de yineleyen Davies, İran yönetiminin UAEK müfettişlerinin ülkedeki tüm nükleer tesislere erişimine olanak tanıması gerektiğini ifade etti.
Davies, İran'ın "ülkedeki tüm nükleer malzemelerin barışçı amaçlı olduğunun teyiti için UAEK ile şeffaf işbirliği yapması gerektiğini" bildirdi.
UAEK'nun Viyana'daki merkezinde geçtiğimiz pazartesi günü başlayan UAEK yönetim kurulu olağan toplantısı, 5 Marta kadar devam edecek.
Toplantıya aralarında Türkiye'nin de bulunduğu UAEK üyesi 35 ülke, oy hakkına sahip asil üye olarak katılıyor.