Avrupa Birliği 60 yaşında
AB devlet ve hükümet başkanları, birliğin kurucu anlaşması kabul edilen 1957 tarihli Roma Anlaşması'nın 60. yıl dönümü dolayısıyla İtalya'da bir araya geldi.
Abone olİkinci Dünya Savaşı'nın ardından Fransa, Batı Almanya, İtalya, Belçika, Hollanda ve Lüksemburg'un 25 Mart 1957'de Roma'da imzaladığı anlaşmayla kurulan o günkü adı Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET) olan Avrupa Birliği (AB), 60. yılını temellerinin atıldığı Conservatori Sarayı'nın Orazi ve Curiazi Salonu'nda kutladı.
Liderler, son yıllarda borç krizi, göçmen krizi, terör saldırıları ve Brexit dolayısıyla sarsılan birliğin yeni yol haritasını belirleyen Roma Bildirgesi'ni imzaladı.
AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, törende yaptığı konuşmada bugün Roma'da 60 yıl önce kurucu liderlerin başlattığı birlikteliklerini yenilediklerini ifade ederek, "Sadece birleşik bir Avrupa, dünyanın geri kalanıyla bağlantılı olarak egemen bir Avrupa olabilir. Ve sadece egemen bir Avrupa uluslarının bağımsızlığını, vatandaşlarının özgürlüğünü garanti eder." ifadelerini kullandı.
Tusk, liderlerin bugünkü imzayla 60 yıl önce Avrupa'nın kahramanları olan isimlerin mirasına sahip çıktığını, bugünden itibaren Avrupa'nın daha önce hiç olmadığı kadar birlik içinde olacağını ifade etti.
AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker de "Yalnızca birlik halinde olduğumuzda gelecek nesillere daha müreffeh, daha sosyal ve güvenli bir Avrupa bırakabiliriz." dedi.
Juncker, AB'nin son dönemde karşılaştığı güçlüklerin ürkütücü olduğunu belirterek bugün yüz yüze geldikleri sorunların, kurucu liderlerin karşılaştığı sorunlarla karşılaştırılamayacağını dile getirdi.
Törene ev sahipliği yapan İtalya'nın Başbakanı Paolo Gentiloni de birliğin geçmişte yaşananlardan ders çıkararak yeniden harekete geçmesi gerektiğini ve bunu yapacak güçleri olduğunu söyledi.
Daha güçlü bir Avrupa hedefi
AB'nin 60. yıl dönümü için Roma'da buluşan liderlerin imzaladığı bildirge, güvenli, müreffeh, kalıcı, sosyal ve küresel alanda daha güçlü bir Avrupa'ya ulaşmayı hedefliyor.
Liderler, tüm Avrupa vatandaşlarının serbestçe ve güvenli şekilde seyahat ettiği; dış sınırların sürdürülebilir göç politikasıyla da kuvvetlendirildiği; terörle ve organize suçla mücadelede kararlı; yeni istihdam, yatırım ve yapısal reformlarla ekonomik ve parasal birlik hedefi güden, ulusal sistemler arasındaki farklılıkları ve sosyal ortakların kilit rolünü dikkate alan; işsizlik, ayrımcılık, sosyal dışlama ve yoksullukla mücadele eden ve son olarak mevcut ortaklıkların daha da gelişmesini, yenilerinin kurulmasını destekleyen, doğu ve güney sınırlarında Ortadoğu ve Afrika'da istikrar ve gelişme için çalışan bir Avrupa'ya ulaşma hedeflerine imza attı.
Conservatori Sarayı'ndaki törenin ardından liderler, İtalya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella'nın Cumhurbaşkanlığı Sarayı Quirinale'de onurlarına verdiği öğle yemeğine katıldı.