ABD'nin BM Temsilcisi Haley istifa etti
ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Nikki Haley'in görevinden istifa ettiği bildirildi. Haley, görevi yıl sonuna kadar sürdüreceğini ifade etti.
Abone olABD Başkanı Donald Trump, istifasını kabul ettiği ABD'nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Nikki Haley’in, bu yılın sonunda BM’deki görevinden ayrılacağını söyledi.
Haley'in istifa kararı, Trump ile birlikte düzenlenen Beyaz Saray'daki ortak basın toplantısında duyuruldu.
Haley’in, istifa etmek istediğini kendisine 6 ay önce dile getirdiğini belirten Trump, "Haley, bu yılın sonunda BM’deki görevinden ayrılacak." dedi.
Haley’in ABD’nin BM Temsilciliği görevini çok iyi bir şekilde yaptığını belirten Trump, "Umut ediyorum ki tekrar geri gelerek görev alacaksın." ifadesini kullandı.
Trump, Haley’in ardından göreve kimin getirileceği yönündeki soruları cevapsız bırakarak, “Bu çok önemli bir görev ve elimizde bu pozisyon için değerlendireceğimiz kişiler var.” diye konuştu.
Donald Trump, Haley'in istifasının ardından ABD’nin BM Temsilciliğine atanacak ismin birkaç hafta içerisinde açıklanacağını duyurdu.
Trump ile ortak açıklama yapan Haley ise görev yaptığı iki yıl içinde ABD'nin ''daha fazla saygı gördüğünü'' savundu.
Haley, ''Bazı ülkeler yaptıklarımızı beğenmeyebilir ama artık saygı duyuyor.'' dedi.
Nikki Haley, Suriye'de kimyasal silah kullanımına verilen cevaptan Kuzey Kore'ye yönelik yaptırımların artırılmasına, İran nükleer anlaşmasından ABD'nin BM İnsan Hakları Konseyi'nden çekilmesine kadar alınan bütün kararlarla bir fark yarattıklarını öne sürdü.
Yıl sonuna kadar görevine devam edeceğini belirten Haley, başkanlık seçimlerinde aday olup olmayacağı sorusuna ise ''2020'deki başkanlık seçimlerinde aday olmayacağım.'' yanıtını verdi.
Haley, ABD'nin, BM bünyesindeki bazı örgütlerden çekilmesinde önemli rolü oynadı ve özellikle de ''ikiyüzlü'' ve ''İsrail'e karşı kronik ön yargılı'' olmakla suçladığı BM İnsan Hakları Konseyi'nden ayrılmasında başı çekti.
46 yaşındaki Haley, BM Güvenlik Konseyi'nde nükleer programı nedeniyle Kuzey Kore'ye yönelik sert yaptırımların alınmasını sağlayarak, Pyongyang'ı müzakere masasına getirme konusunda da etkili oldu.