'Google çalışmak için harika bir yer, çünkü amacımız dünyayı değiştirmek'

Google, Fortune dergisi tarafından gerçekleştirilen "Çalışılacak En İyi 100 Şirket" sıralamasında bu yıl da ilk sırada yer aldı. Google, üçüncü kez birinciliğe sahip olan tek şirket konumunda.

Abone ol

Didem ERYAR ÜNLÜ

Google garajda yaratıldığı günden bu yana, dünya genelinde çalışılacak en iyi şirketlerden biri olarak değerlendiriliyor. Her yıl iki milyon iş başvurusu alan Google, Fortune dergisi tarafından gerçekleştirilen "Çalışılacak En İyi 100 Şirket" sıralamasında bu yıl da ilk sırada yer aldı. Google, üçüncü kez birinciliğe sahip olan tek şirket konumunda.

Google'ın ilk kurulduğu günden bu yana savunduğu felsefe, "Gerçekten akıllı olan insanları işe alalım ve ne istiyorlarsa onu yapmalarını sağlayalım" oldu.

Büyük bir bölümünü mühendislerin oluşturduğu Google çalışanları zamanlarının yüzde 20'sini yeni düşünceler üretmek için kullanıyorlar. Bu uygulamanın somut başarıları arasında Gmail, Google News ve 2010 yılında 9 milyar dolar gelir sağlayan reklam sistemi AdSense var.

Page'in felsefesi ise şu: "Gerekli olan minimum disiplin sağlandıktan sonra, çocuklar istediklerini yapabilmeliler."

Fortune Dergisi'nde yer alan söyleşisinde "Her yıl yaklaşık 2 milyon kişi Google'da çalışmak için başvuruda bulunuyor. Çok sayıda insanı işe aldık, ama tabi ki bu sayının tamamını değil. Çok şanslı olduğumuzu düşünüyorum. Önemli bir kültürünüz varsa ve büyük fırsatlar sunuyorsanız, gerçekten iyi insaları çekiyorsunuz. Dolayısıyla bundan oldukça yararlandığımızı düşünüyorum. Bence yaşadığımız en büyük zorluk, sunduğumuz fırsatlar konusunda doğru bir iletişim sağlamak ve insanlar ile bu fırsatlar arasında doğru eşleşmeyi gerçekleştirmek" yorumlarında bulunan  Google CEO'su Larry Page, "Çalışılacak En İyi Şirket" olmayı nasıl başardıklarını ve bu birinciliğin neden önem taşıdığını anlatıyor.

* Google'da çalışmak seneler içinde nasıl bir değişim gösterdi?

Şirket büyüdükçe, Google'da çalışmak da kaçınılmaz olarak değişiyor. Çok iyi projelerde çalışmak isteyen çok sayıda insan buluyorsunuz. Google'da öğrenmek ise özellikle üniversite öğrencileri için son derece yararlı oluyor. Eğer dünyayı değiştiriyorsanız, önemli işlerle uğraşırsınız. Sabah erkeden kalkmak istersiniz. Bu en önemli unsurdur. Anlamlı, etkili projelerde yer almak istersiniz. Google'da biz bunu sağlıyoruz. Dünyayı değiştirmek, insanların yaşamlarını iyileştirmek için heyecan duyuyoruz ve bunu haklı nedenler üzerine kuruyoruz. Ve bu da Google'ı çalışmak için harika bir yere dönüştürüyor.

* On yıl önce yüzlerce çalışanınız varken, bugün binlerce çalışanınız var. Bu misyonu nasıl koruyorsunuz?

1998 yılında işe başladığımızda bile, misyonumuz dünyadaki bilgileri düzenlemekti. Hatırlıyorum, o zamanlar yaklaşık 100 kişi kadardık.  İnsanlar bana şunu sorardı: "100 kişiyiz. Bu çok fazla. Neden daha fazla insana ihtiyaç duyalım?" Ben de şu cevabı verirdim; "Dünyadaki bilgileri düzenlemek 100 kişinin yapacağı bir iş değil. Çok daha fazla insanın yapması gereken bir iş. Yaptığımız ve yapmak istediğimiz işlerin, çok büyük etkisi olan işler olduğu için çok şanslıyız. Bu işleri yapmak gerçekten çok büyük çaba gerektiriyor".

* Bu kadar büyük bir şirkette, çalışanlarınızın yetenekli ve hızlı öğrenen kişiler olmasını nasıl sağlıyorsunuz?

Dünya genelinde çok fazla insan bizim hizmetlerimizden yararlanıyor; fakat Google'da çalışanların sayısı o kadar fazla değil. Çalışan sayısı açısından orta boylu bir şirket sayılırız. Onbinlerce çalışanımız var. Dünya genelinde milyarlarca insana hizmet verdiğimizi düşününce, daha fazla çalışana sahip olmamız gerektiğini düşünüyorum.

* Google kültürünü nasıl özetlersiniz?

Büyükbabam otomobil işçisiydi ve çalıştığı şirketten kendini korumak için bir silahı vardı. Bu başında büyük bir kurşun parçası olan demir bir boruydu. O günlerden bu günlere şirketler olarak ne kadar büyük bir değişim yaşadığımıza bakın. Benim lider olarak görevim, şirketteki herkesin büyük fırsatlara sahip olmasını; şirkete anlamlı katkıda bulundukları ve topluma faydalı olduklarını hissetmelerini sağlamak. Google için amacım, bu yönde öncülük etmek.

* Ücretsiz yemekten, çocuk bakımına kadar Google'ın sunduğu mükemmel yaşam tarzı, çalışan deneyimi açısından ne derece önemli?

Bunların hiçbirinin bireysel konular olduğunu düşünmüyorum. Şirketin bir aile olması çok önemli. Çalışanlar, kendilerini şirketin bir parçası hissetmeliler. Şirket, onların ailesi olmalı. Eğer insanlara bu şekilde yaklaşırsanız, daha iyi bir verimlilik alırsınız. Hangi saatlerde çalıştıklarını izlemek yerine, sonuçla ilgilenmeniz gerekir.  Çalışanlarımızla ilişkilerimizde yaratıcı olmaya ve onlar için yapabileceklerimizin en iyisini tasarlamaya devam etmeliyiz. Çalışanlarımızın sağlığı ile yakından ilgileniyoruz.Sigarayı bırakmaları için çaba sarfediyoruz. Bunun sonucu olarak, sağlık masraflarımız diğer şirketlere oranla çok daha yavaş bir artış gösterdi. İnsanlarımız da daha mutlu ve verimli oldular.

* Çok fazla Google çalışanının sigara içtiğini hayal edemiyorum. Çalışanların sağlığı için yaptığınız diğer çalışmalardan da bahsedebilir misiniz?

Genel olarak spor yapmak için büyük tesislere gidersiniz; fakat biz insanların binalarına yakın olan küçük spor salonlarına gitmeyi tercih ettiklerini gördük. Çalışanlarımızın sağlıklı beslenmelerine dikkat ediyoruz. Örneğin tatlıları, yemekhanenin bir köşesine, duvarın arkasına koyduk. Bu tür şeyler, tüketimde gerçekten büyük farklıklara neden oluyor. Şirket içi doktorlarımız var. Eğer sağlık hizmetleri, binadan çıkmanızı, araba kullanmanızı, park etmenizi ve beklemenizi gerektiriyorsa, bu sağlıklı olmayı desteklediğiniz anlamına gelmez.

* Bedava yemek Google varolduğu sürece, devam edecek mi?

Her zaman devam edip etmeyeceğini bilemem, fakat şu an için çok iyi gidiyor. Masraflar konusunda endişeli değilim. Endişe ettiğim tek konu, bevada olmasından dolayı, insanların çok fazla yemek yemesine yol açıp açmadığımız. Bu sayede şirkette herkes kendisini aile gibi, yakın hissediyor.

* Bugün işe yeni insanlar alırken yaşadığınız en büyük zorluk ne?

Her yıl yaklaşık 2 milyon kişi Google'da çalışmak için başvuruda bulunuyor. Çok sayıda insanı işe aldık, ama tabi ki bu sayının tamamını değil. Çok şanslı olduğumuzu düşünüyorum. Önemli bir kültürünüz varsa ve büyük fırsatlar sunuyorsanız, gerçekten iyi insaları çekiyorsunuz. Dolayısıyla bundan oldukça yararlandığımızı düşünüyorum. Bence yaşadığımız en büyük zorluk, sunduğumuz fırsatlar konusunda doğru bir iletişim sağlamak ve insanlar ile bu fırsatlar arasında doğru eşleşmeyi gerçekleştirmek.

* Siz ve Sergey, evlenmeden önce de çocuk bakımı ile ilgileniyordunuz. Aile babası olmak, iş/özel yaşam dengesini nasıl etkiledi?

Çok fazla etkilemedi. Çalışanlarımıza her zaman esnek davrandık. İnsanlara saygı ile yaklaşırsanız, onlar da şirkete daha fazla katkı sağlarlar. Sergey, çalışanların verimliliğine yönelik bir çalışma yaptı ve bu çalışmanın sonunda, çalışanlar için en önemli unsurun bitirdikleri proje olduğunu ortaya koydu. Eğer bir çalışan evinde mutsuzsa, ya da sağlık sorunu varsa, bu verimliliğini etkiler.  

 

Motorola ile etki alanını artırdı

Google geçen sene ABD'li cep telefonu üreticisi Motorola Mobility'i 12,5 milyar dolar nakit karşılığında satın aldı. Bu anlaşma,  40 milyar dolarlık "savaş bütçesi"ne sahip olan Google'ın bugüne kadar gerçekleştirdiği en büyük satın alma. Anlaşma sayesinde Android işletim sistemini güçlendirme imkanına kavuşan Google, aynı zamanda 17 bin yeni patente sahip oldu.

Sektör uzmanlarına göre Google'ın Motorola'yı almasındaki hedefi, en büyük rakibi Apple karşısında rekabet gücünü artırmak. Page, Motorola Mobility'nin çok büyük bir büyüme potansiyeline sahip olduğunu düşünüyor. Bu arada Google'ın şirket kültürünün, Motorola Mobility'nin 19 bin çalışanını entegre etmekte zorlanacağını dile getirenler de var.

Motorola'nın Google'a getirdiği faydalar neler?

- Donanımda söz sahibi oluyor: Motorolo'nın uzman olduğu alan, kitlesel boyutta donanım üretimi. Motorola piyasaya çok önemli cep telefonları sundu. Ünlü Razr modeli dünya genelinde tam 130 milyon adet sattı. Google bu anlaşma sayesinde hem Motorola tasarımlarına hem de mühendislik süreçlerine ulaşmış oluyor.

- Patent sayısı artıyor: Satın alma sayesinde şirketin patent portföyü ciddi boyutta genişleyecek. Bu sayede Android, Microsoft ve Apple gibi rakiplerden gelecek tehditlerinden daha iyi korunmuş olacak. 

Page'e göre, Google'ın geleceğini belirleyen 7 unsur

1. Herkesin mutlu olduğu bir "ekosistem" kurmak: Yaratıcılığa, yeni fikirlerin gelişmine izin vermek şirketin en önemli prensiplerinden birisi. Page, çalışanlarına, istedikleri gibi çalışabilecekleri, kendi kararlarını alabilecekleri bir çalışma ortamı sunmayı tercih ediyor.

2. Düşmanlarınızı ve dostlarınızı sürekli olarak dürtmek: Yeni ürünler, yeni hizmetler sunmak; yeni alanlara, sektörlere girmek ve bu sektörde kendini rahat eden rakipleri rahatsız etmek.

3. Şüpheli durumlarda, verileri kontrol etmek: Tasarım Apple için ne anlama geliyorsa, ya da küresel tedarik zinciri yönetimi Wall-Mart için ne anlama geliyorsa,  veriler doğrultusunda karar vermek de Google için aynı anlama geliyor.

4. Yaratıcılık modundaysan, işe verilerden başlama: "Şirket mühendislerle dolu olunca, tüm sorunlar mühendislik sorununa dönüşüyor" diyen Google'ın eski  baş tasarımcısı Douglas Bowman, "Her sorunu basit bir mantık sorununa dönüştürmek. Her türlü göreceliği ortadan kaldırmak ve sadece verilere bakmak... Sonuçta bu veriler her karar üzerinde bir engel oluşturup, şirketi felç edebiliyor" yorumlarında bulunuyor. 

5. Sosyal ağların rolü abartılıyor: Larry Page'in Facebook hesabı yok; ya da Twitter'da twitlemiyor. Page'in sosyal ağda olmaması, Google'ın bu alanda ne derece başarılı olduğunun da bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Google, sosyal ağların, reklam gelirlerine bir tehdit oluşturmadığını savunuyor. Fakat bu durum, Google'ın sosyal ağlardan vazgeçtiği anlamına da gelmiyor. Tam tersi. Google'ın başarısı, web'in nasıl çalıştığını ve zaman içinde nasıl sosyalleştiğini anlamaya dayanıyor.

6. Laf kalabalığına gerek yok: Şirketin reklama ve markanın pazarlanmasına karşı olması tamamen şirket kültürü ile ilgili bir yaklaşım. Google dünyanın en büyük arama motoru olmasının nedeni daha iyi bir ürün sunması; rakiplerine oranla daha iyi televizyon reklamı yapması değil.

7. Hiç bir hedef çok büyük değildir: Google'ın sunduğu çeviri hizmeti, her ne kadar mükemmel olmasa da, birçok uzmanın beklentisinin çok üzerine çıkmış durumda. Herkes bunun çok fazla veri ve para gerektiren bir proje olduğunu kabul ediyor. Page ise, her zaman daha büyük düşünceler peşinde; çünkü o, sadece Google'ın büyük bahislere girecek kaynaklara sahip olduğunu düşünüyor.

Kaynak: Fast Company

Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı Bakan Güler duyurdu: Kuzey Irak'ta kilit kapandı! Tüketici tüketmiyor, tükeniyor 2 bin 667 projeye 2,2 trilyon lira yatırım A Milli Erkek Basketbol Takımı finale kaldı