Hanelerin yüzde 20’sinin tüketimdeki payı sadece yüzde 8.5
TÜİK tarafından açıklanan 2014 yılı hanehalkı tüketim harcamaları ile ilgili göstergeler, iç pazarın yapısı konusunda çok önemli bilgilerdir.
Tüketim harcamalarının kaynağı, harcamaların sektörlere dağılımı ve bu konulardaki değişim, ülkede iş yapacaklara yol gösterecek bilgilerdir.
Örneğin, hanelerin yüzde 20’lik üst gelir grubundaki bölümünün toplam tüketimde yüzde 37.2 ağırlığa sahip olması, iş yapacaklara hedef müşteri kitlesinin yapısını işaret etmektedir.
2014 yılında hane sayımız 21 milyon 372 bin oldu. Bu hanede yaşayanlar 735 milyar TL tüketim harcaması yaptı.
Hane başına aylık ortalama tüketim harcaması 2.848 TL.
Ancak bu harcama ortalama harcama. Gelir gruplarına göre, nüfusun yüzde 20’lik en düşük gelir grubundaki 4 milyon 275 bin hanede aylık tüketim harcaması en çok 1.282 TL oldu.
En üst gelir grubundaki 4 milyon 275 bin hanede ise en düşük aylık tüketim harcaması 4.193 TL. Hanelerin tüketim harcamalarının kaynağı farklı. Hanelerin bazıları maaş ve emekli geliri ile bazıları gayrimenkul geliri ile tüketim yapıyor.
Toplam 21 milyon 272 bin hanenin yüzde 53.7’sinde tüketim harcamasının kaynağı maaş ve ücret geliri. Yüzde 16.9’unda emekli geliri. Maaş, ücret ve emekli gelirinin toplam gelirlerdeki ağırlığı 2002 yılında yüzde 60.4 iken, 2015 yılında yüzde 70.6’ya yükseldi. Hanelerin daha çoğu maaş, ücret ve emekli gelirine bağlandı.
Müteşebbis geliri ile tüketim yapan hanelerin toplamdaki ağırlığı 2002 yılında yüzde 29.4 iken, 2014 yılında yüzde 16.6’ya, menkul ve gayrimenkul gelirleri ile tüketim yapanların payı yüzde 2.8’den yüzde 1.4’e düştü. Buna karşılık ne olduğu belirsiz gelirlerin ağırlığı yüzde 7.4’ten yüzde 11.4’e yükseldi.
Tüketim araştırmalarının çok önemli bir göstergesi de toplam tüketimde, paralı tüketim miktarının değişim oranıdır.
2014 yılında toplam tüketimde hanelerin kendi üretimlerine dayalı tüketimlerinin payı yüzde 3.6 oranında. 2002 yılında hanelerin tüketiminde kendi üretimlerinin payı yüzde 7.7, ayni katkı payı yüzde 4 idi. Toplam tüketimin sadece yüzde 88.3’ü paralı tüketimdi.
2014 yılında paralı tüketimin toplam tüketimdeki ağırlığı yüzde 88.3’ten 95.3’e yükseldi. Haneler eskiden kendi ürettiklerini artık para ile satın alıyor. Eskiden hanelerde yoğurt, peynir, tarhana, bulgur, ekmek, reçel üretilirdi. Şimdilerde bunlar para ile satın alınan tüketim maddeleri oldu.
Hanelerin toplam tüketim harcamalarında konut ve kiranın payı yüzde 24.6, gıda ve alkolsüz içeceklerin payı yüzde 19.7 oranında.
Ne var ki bu iki önemli harcama kaleminin ağırlığı, hane halkının gelir durumuna göre değişiyor.
Toplam haneler içinde yüzde 20’lik en alt gelir grubu dilimindeki 4 milyon 275 bin hanenin toplam tüketim harcamalarının yüzde 61.2’si gıda, alkolsüz içki ve konut harcamasına giderken en üst gelir grubundaki aynı sayıdaki hanede bu oran yüzde 61.6 yerine yüzde 36.7‘ye düşüyor.
İşte onun için gıda, alkolsüz içkilerdeki fiyat artışları, konut harcamalarındaki artış alt gelir grubunu büyük ölçüde üzüyor.
Genelde 2014 yılındaki toplam 735 milyar TL'lik tüketim harcamasında toplam hanelerin yüzde 20’sini teşkil eden alt gelir grubunun payı yüzde 8.5 iken, yüzde 20’lik üst gelir grubu hanelerin payı yüzde 37.2 oranında.
Bu oranlar gelir dağılımındaki bozukluğun bir sonucu. Çarpıklık düzelmiyor. Bozuluyor. 2010’da alt gelir grubunun payı yüzde 9.1 iken yüzde 8.5’a indi. Üst gelir grubunun payı yüzde 36.1 iken, yüzde 37.2’ye yükseldi.
Tüketim harcamalarında dikkat çeken bir başka olumsuz gelişme, alt gelir grubu ile üst gelir grubu hanelerde eğitime ayrılan tüketim harcaması arasındaki uçurum. Alt gelir grubundaki hanelerde eğitim harcamalarının payı 2002’de yüzde 0.7 iken 2014’de yüzde 0.6’ya gerilerken, üst gelir grubunda eğitime ayrılan harcamaların payı yüzde 2.2’den yüzde 4.2’ye yükseldi.
Bu değişim, üst gelir grubunun çocuklarını daha iyi imkanlarla yetiştirirken, alt gelir grubunun eğitime yeterli önem veremediğini gösteriyor.