Seyirci sayısında Avrupa’nın neresindeyiz?
Futbolu ucundan köşesinden takip eden her sporseverin hak vereceği gibi, camiaları büyük yapan elde ettiği başarılar kadar taraftarlarının sayısal çokluğudur. Her ne kadar taraftar sayısıyla elde edilen başarılar arasında uzun vadeli bir korelasyon olsa da “aidiyet” duygusunun da bu konuda belirleyici etmenlerden biri olduğunu kabul etmek gerekir. Camiaların nicel büyüklüğü diyebileceğimiz taraftar sayısı, futbolun endüstrileşmesiyle birlikte kulüplerin bilançolarını doğrudan etkileyen bir faktör halini aldı. Bu sebeple günümüz futbolunda en iyi taraftar, “stadyumda en iyi ambiyansı oluşturan seyirci grubu” olmaktan çok “kulübüne en fazla ekonomik katkıyı veren kitle” olarak anılır oldu. Elbette bahse konu katkının önemli bir bölümünü de maç günü gelirleri diyebileceğimiz kalemde yer alan bilet satışları/seyirci sayısı oluşturuyor. Bu bağlamda, bugünkü yazımızda 2013-2014 sezonunda Avrupa’da ortalama seyirci sayısı bakımından en fazla katkıyı alan kulüpleri inceleyerek, tablonun tümüne varmaya çalışacağız.
Old Trafford ikinci
Geçtiğimiz seneye kıyasla bir değerlendirme yapıldığında, Avrupa’nın stada en çok seyirci çeken ilk üç takımının değişmediğini görüyoruz. Listenin ilk basamağında takımlarına verdikleri koşulsuz destekle tanınan Borussia Dortmund taraftarı var. 80 bin 700 kişi kapasiteli “Signal Iduna Park” ya da eski adıyla Westfallen Stadyumu lig boyunca ortalama her maçta 80 bin 295 kişiye ev sahipliği yapmış. Bu yüzde 99.5 doluluk anlamına geliyor ki, Türkçeye “hıncahınç” şeklinde çevirirsek sanıyorum hata yapmamış oluruz. İkinci sırada maç başı na ortalama 75 bin 205 seyirci ile Old Traff ord Stadyumu geliyor. Manchester United geçtiğimiz yıl çok parlak bir sezon geçirememiş ve zirvenin 22 puan gerisinde ligi yedinci sırada tamamlamıştı. Buna rağmen Manchester United’a gönül veren taraftarların 75 bin 731 koltuğun yüzde 99.3’ünü her maçta doldurması, yazımızın girizgâhında belirttiğimiz güçlü aidiyet duygusunun bir yansıması olsa gerek. Listede kendisine üçüncü sırada yer bulan Barcelona, ortalama olarak maç başına 72 bin 115 kişiye oynamış. İspanyol devinin maçlarını oynadığı Camp Nou’nun 98 bin 787 seyirci kapasiteli olduğunu düşündüğümüzde, bu istatistik yüzde 73’lük bir doluluk oranına tekabül ediyor. Bu bakımdan Barcelona’nın Dortmund ve Manchester United ile kıyaslandığında “kapasite fazlası” durumuyla karşı karşıya olup olmadığı tartışılabilir ancak lig maçlarını temel alan bu araştırma yanında İspanyol devinin Şampiyonlar Ligi maçlarında veya derbilerde daha yüksek bir doluluğa ulaştığını da belirtmek lazım.
Ortalama seyirci bakımından sıralama Real Madrid, Bayern, Schalke 04, Arsenal şeklinde devam ediyor. 100 takımlı listede 27 İngiliz, 23 Alman, 12 İspanyol, 10 İtalyan, 8 Fransız, 5 Hollanda, 4 Belçika, 3’er Ukrayna ve Portekiz, 2’şer Türk, İskoç ve 1 İsviçre takımı bulunuyor. Ligimizden bu sıralamada yer alan iki takım kolaylıkla tahmin edebileceğiniz gibi Fenerbahçe ve Galatasaray. Sarı-lacivertliler ortalama 34 bin 800 seyirci ile listenin 40.sırasında yer alırken, ezeli rakipleri Galatasaray 32 bin 910 ortalama ile 47.sırada bulunuyor. Peki, doluluk bakımından durum ne? 50 bin 509 kişilik Şükrü Saracoğlu Stadı’nda geçtiğimiz sezon doluluk yaklaşık yüzde 69 olarak gerçekleşmiş. Türk Telekom Arena’da ise bu oran yüzde 62.5. Geçtiğimiz sezona kıyasla, her iki takımımızın da ciddi düşüş gösterdiğini söylemek mümkün. 2012-2013 sezonu ortalamalarında Fenerbahçe 25. sırada, Galatasaray ise 29’unculukta bulunuyordu. Buradan çıkan sonuç, Fenerbahçe’nin bir yılda 15, Galatasaray’ın ise 18 sıra gerilediği.
Beşiktaş stadı ile girecek
Bu noktada önemli bir ayrımı yapmak sanıyorum okurlar açısından faydalı olacak. Söz konusu ortalamalar, maç günü karşılaşmayı izlemek üzere stadyumda bulunan seyirci sayısını veriyor. Avrupa’nın pek çok liginde olduğu gibi ülkemizde de uzun zamandır biletlerin büyük bölümü sezon başında kombine olarak satılıyor. Hatta bir dönem Galatasaray’ın yaptığı gibi sadece bir sezonu kapsamayan uzun süreli kombine bilet satışları da yapılabiliyor. Bu sebeple ortalama seyirci sayısından hasılata yönelik bir projeksiyon yaparken bu durumu da göz önünde bulundurmak gerekiyor. Meseleye bu şekilde bakınca, sezonu şampiyon olarak tamamlayan Fenerbahçe’nin, henüz 10. haftada Galatasaray’a 6 puan fark yapmasının ve 34 haftanın genelinde şampiyon olacağını kuvvetli biçimde hissettirmesinin de seyirci sayısını etkilemiş olabileceği görülüyor. Şimdilik bu sıralamada yer alamayan Beşiktaş’ın ise Vodafone Arena’nın tamamlamasıyla birlikte listeye fırtına gibi gireceğini düşünüyorum. Geçtiğimiz sezon başında Olimpiyat Stadında oynadıkları ilk üç maçta 58 bin seyirci ortalaması tutturmaları, bu konuda bizlere bir ipucu veriyor. Sanıyorum 41 bin 903 kişilik kapasite siyah-beyazlılara yetmeyecek ama neylersiniz ki, inşaat alanı bu kadarına izin veriyordu.