Sektörün AB’ye uyumu için 60 milyar euro yatırım gerekiyor
Geri dönüşüm sektöründe AB’ye uyum çerçevesinde mevzuat yeniden gözden geçirilirken, uyum amacıyla Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu yatırım miktarı 60 milyar euro olarak hesaplanıyor.
İlhan DUMAN
İSTANBUL - Türkiye’de verimliliği artırmaya odaklanan geri dönüşüm sektöründe bir yandan sektöre ilişkin mevzuatlar yeniden düzenlenirken, diğer yandan da yatırımlar ön plana çıkıyor. Türkiye’de geri dönüşüm malzemeleri bazı alanlarda yüzde 2, bazı alanlarda ise yüzde 8 seviyesinde işlem görüyor. Sektördeki hedef ise bu oranları yüzde 20’lerin üzerine taşımak. Sektör aktörleri atık yönetimi konusunda gerek depolama alanlarının rehabilite edilmesi, gerekse yenilerinin kurulması için yüksek yatırım maliyetleri gerektiğine işaret ediyor. Sektör paydaşları, bu maliyetlerin karşılanmasına yönelik bir kaynak planlaması yapılmasını istiyor. Verilen bilgiye göre, AB çevre direktiflerine uyum amacıyla Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu yatırım miktarı, Bakanlıkça yaptırılan çalışmada 60 milyar euro olarak hesaplanıyor. Finansman ihtiyacının karşılanmasında, ulusal ve uluslararası finans kaynaklarından etkin bir şekilde yararlanılmasının büyük önem taşıdığı vurgulanıyor. Sektör temsilcileri, bu noktada AB fonlarından yararlanılmasını sağlayacak stratejiler oluşturulması gerekliliğine işaret ediyor.
Sektör aktörleri, özel sektörü yatırıma teşvik etmek ve atık bertaraf maliyetlerini düşürmek için yatırım ve işletim süreçlerinde vergi indirimi talep ediyor. Bu yöndeki düzenlemelerin geciktirilmeksizin yürürlüğe konulması gerektiğini söyleyen sektör temsilcileri, atık bertaraf ücretlerinin de, ilgili sektörlerin katılımı ve temsilini sağlayan bir komisyonca piyasa fiyatları düzeyinde belirlenmesinin önemine işaret ediyor. Sektör yetkilileri bu ücretlerin düşük belirlenmesinin, özel girişimcilerin bu alanda yatırım yapmaktan vazgeçmesine, yüksek fiyatların da atık üreticilerinin sistem dışına kaçmasına yol açabileceği endişesini dile getiriyor. Öte yandan sanayileşmenin yol açtığı tahribatı yok etmek için alınacak tedbirlerin yeni sektörlerin doğmasını sağlayacağı ifade ediliyor. Bunun da gelecekte yeni iş hacmi sağlayacağını kaydeden yetkililer, çevre dostu üretimin yaygınlaşmasının Türkiye’de geri dönüşüm sektörünün önemini artıracağını ifade ediyor. Bu noktada, yönetmelik ve tebliğlerle ilgili uygulatıcı ve uygulayanları samimi bir şekilde organize etmenin önemine dikkat çekiliyor. Sektör aktörleri, sektörün gelişimi için, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı öncülüğünde, belediyeler, sanayi odaları ve sivil toplum kuruluşları ile birlikte çalışmalar yapılması gerektiği görüşünde birleşiyor.
Yasal düzenlemelerin yılın ilk yarısında bitmesi planlanıyor
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da atık yönetimine ilişkin yönetmeliklerin uygulanmasında yaşanan sorunlar doğrultusunda ihtiyaç duyulan mevzuat sadeleştirme işlemleri üzerinde çalışıyor. Bakanlık, mevzuat düzenlemeleriyle karşılaşılan sorunları anlamayı ve çevresel gerekleri de karşılayacak çözümlere ulaşmayı amaçlıyor. Yapılan düzenlemelerde AB direktiflerinde verilen standartları göz önünde bulundurduklarını söyleyen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürü Mehmet Baş, ancak ülkeler arası şartların farklılıklar gösterdiğine de işaret ediyor. Baş, bu nedenle standartların Türkiye şartlarına uygunluğunun değerlendirilerek uygun olanların mevzuata aktarılmasına özen gösterdiklerini aktarıyor. Bu çalışmayı yılın ilk yarısında bitireceklerini açıklayan Baş, bu çalışmada ilgili tüm tarafların da görüşlerinin alındığını belirtiyor.
Tüm alanlarda tesis sayısı her yıl artış gösteriyor
2003 yılında 15 düzenli depolama tesisiyle 23 milyon nüfusa hizmet verilirken, bugün 69 düzenli katı atık depolama tesisi ile yaklaşık 903 belediyede 44.5 milyonluk nüfusa hizmet veriliyor. Tehlikeli atıkların yönetimi konusunda çalışan tesis sayısı 2003 yılında 18 iken, bu sayı 2012 yılında 201’e ulaştı. Yakma ve depolama tesisi de sadece ikiyken, bu rakam 2012’de 11’e çıktı. Diğer yandan, 576 adet ambalaj atığı toplama ve geri dönüşüm tesisi ile yılda 2 milyon 250 bin ton ambalaj atığı geri kazanıldı. Atık yağ, bitkisel atık yağ, ömrünü tamamlamış lastik (ÖTL), ömrünü tamamlamış araç, atık pil, akümülatör ve elektronik atıklar gibi özel atıkların yönetimi konusunda çalışan tesislerin sayıları da gün geçtikçe artıyor. 2012 yılında 45 bin ton madeni atık yağ, 59 bin 500 ton atık akü toplanmış bulunuyor. Lastik Sanayicileri Derneği (LASDER)'in verdiği bilgiye göre de 2012 yılında toplanan ÖTL miktarı 104 bin tonu buldu. Toplanan lastiklerin ekonomik büyüklüğü ise 100 milyon TL’yi buluyor. Atık geri dönüşümünde ekonomik değeri en yüksek ürünlerin başını ise metal ürünler çekiyor. Sektör temsilcileri, metal sektöründe toplanan değerli metallerin büyük bir kısmını teşkil eden demir çelik, sac, alüminyum, bakır, pirinç, nikel gibi metallerin geri dönüşüm tesislerinde tekrar değerlendirilmesi gerektiğini belirtiyor. Bu malzemelerin büyük ithal girdisi yarattığını söyleyen sektör aktörleri, metal ithalatının kısıtlanmasının cari açığın azaltılmasına da büyük katkı sağlayacağını vurguluyor.