Turizmciler 2017 sezonu için ‘fırsatçılara’ karşı uyardı

Fikri CİNOKUR

ANTALYA - Bu yıl turizmde derin kriz yaşayan ve tahmini 10 milyar dolar gelir kaybedeceği öngörülen Türk turizmi 2017’den de ‘umutlu’ değil.

Akdeniz Turistik Otelciler Birliği’nce (AKTOB) bu yıl 6’ncısı düzenlenen Uluslararası Resort Kongresi sona erdi. Kongrede genel olarak bu yıl turizmde derin kriz yaşayan Türkiye’nin 2017 yılında da aynı sorunla karşı karşıya kalacağı ortaya çıktı.

Türkiye’nin yaşadığı derin krizi kendileri açısından fırsata çevirmek isteyen Avrupalı ve Rus turizm şirketleri ise fiyatların düşürülmesini ve alternatif seçenek sunulmasını talep ediyor. Kısacası, Avrupalı tur şirketleri “Bize daha çok para verin, turist getirelim” havasında. Bazı şirket temsilcileri de Avrupalı turistin gittiği ülkede güven ve huzur ortamı, insan hakları ve demokrasi’nin işleyişine önem verdiğini belirtiyor.

Türk turizmciler ise 2016 krizinden çok deneyim kazandıklarını ve dersler çıkardıklarını dile getirdi.

AKTOB Başkanı Yusuf Hacısüleyman, bu yıl en çok Antalya’yı etkileyen ve ülke ekonomisinde de büyük sıkıntı yaratan turizm krizinden çok şeyler öğrendiklerini ve önemli dersler çıkardıklarını belirtti. Hacısüleyman, şöyle konuştu: “Fiyat her şey değildir. Fiyat önemli olsaydı kimse gelmemezlik yapmazdı. Fiyat-hizmet dengesi önemli. Ama gelenler ne için geliyor? Fiyat için mi geliyor? Bu irdelenmeli. Turizmin ülkemizdeki 50’den fazla sektörü etkilediği bu krizle artık bir söylem olmaktan çıktı. Turizmin artık bir devlet politikası olarak ele alınması gerektiğini öğrendik. Dünya genelinde politik söylemlerin turizmi bu denli etkilediği daha önce görülmemişti. Bundan sonra büyük rol oynayacak. Türk turizminde yeni bir senaryo hazırlanması gerektiğini görüyoruz. Bireysel çıkarların değil, toplum çıkarları nasıl gözetilir bunun önemi ortaya çıktı. Konaklama sektörü artık örgütlenme modeline kavuşturulmalıdır. Turist iyi fiyata iyi hizmet almak istiyor. Güven ve huzur önemli. Turist kendini güvende hissetmek istiyor. Kısaca bundan sonra güvenli seyahat etmek, seyahat dünyasında büyük rol oynayacak.”

Bols: Almanya’da rezarvasyon dönemi başlıyor

Türkiye’de ve Avrupa’da 2017 turizm sezonunun zorlu geçeceğini anlatan Avrupa’nın önemli büyük turizm şirketlerinden RTK Başkanı Thomas Bosl ise “Birlikte çok çalışarak başarıyı yakalayabiliriz” diye konuştu. Bosl, şöyle devam etti: “2016 zor bir yıl oldu. Bu krizi birlikte nasıl atlatırız, buna çalışmak lazım. Uzun yıllar başarılı olup böyle bir yıl yaşamak kolay değil. RTK olarak 8 bin iş ortağımız var. Almanların tatile bakış açılarını iyi bilmek gerekir. Almanya’da seyahat acentesi birçok Avrupa ülkesine göre daha önemlidir. Türkiye ile ilgili müşteri oradaki danışmanına güvenerek tatile çıkar. Türkiye için olumsuz haberlerin yapıldığı ülkelerde daha yoğun bir kampanya yapmamız gerekiyor. Türkiye’nin yaşadığı kriz bizi de çok sert vurdu. En önemli destinasyonlarda yaşanan kriz Almanya için de ciddi bir kriz yaratır.”

“Almanya’da rezervasyon dönemi başlıyor” diyen Bosl, “Uçuş olanakları netleştirilmeli. Yakıt desteği yanında siyasi konularda da destek istiyoruz. Türkiye’nin çeşitliliği çok önemli… Türkiye’de nasıl bir güvenlik var? Seyahat acentelerinin iletişim kanallarını lütfen kullanın. Seyahat acentelerine daha fazla destek verilmeli. Bir teşvik sistemi kurulmalı. 2017 zor bir yıl olacak. Birlikte daha güçlü işbirliğine ihtiyacımız olacak” şeklinde konuştu.

Joussen: İnsanların algısını değiştirmek için etkin olmalıyız

TUI Group CEO’su Friedrich Joussen de konuşmasında Türk turizminin eski haline dönmesi için önerilerde bulundu. Türkiye’de 27 otel işlettiklerini ve 15 bin çalışanı olduklarını belirten Joussen, kötü geçen 2016 sezonda 1 milyonu aşan turistin Türkiye’ye geldiğini söyledi. Joussen, şöyle konuştu: “Turizm sektörü gittikçe büyüyor ve bu sektörün ne kadar önemli olduğunu hepimiz biliyoruz. Turizmde sürdürülebilirlik önemli. Oteller artık doğaya uygun olmalı, doğayı yok etmemeli. Doğayı yok etmek, geleceği de yok etmektir. Güvenlik devletin görevi. Güvenliğin sağlanması insanlar için çok önemlidir. Kuzey Avrupa ülkelerinde ve İngiltere’de Türkiye’deki terör saldırıları nedeniyle güvensizlik var. İstanbul veya Türkiye’de terör saldırısı olduğu zaman bunun Antalya’ya bir etkisi yok. İnsanların algısını değiştirmek için daha fazla etkin olmalıyız.”

Rusya pazarı tekrar açılmalı uçuş olanakları artırılmalı

Friedrich Joussen, Türk turizminin yeniden gelişmesi için önerilerini de “Birincisi Rusya pazarının tekrar açılması, ikincisi ise otellerimiz. Sahil ve resort oteller var. Yani çok iyi bir alt yapı var. Uçuş olanakları arttırılmalı. Uçuş kapasitesinin düşürülmesi halinde yine zor bir sezonla karşı karşıya kalabiliriz. 2017’de Türkiye’ye yapılan rezervasyonlarda müşteri tavrı değişti. 5-6 ay öncesinden Türkiye rezervasyonlarının yapılmadığını veya daha az yapıldığını görüyoruz. Fiyat önemli olmakla birlikte marjların da göz önünde bulundurulması gerekiyor” şeklinde sıraladı.

Stoyanov: Rusya’dan 3 milyon turist gelecek

Thomas Cook Rusya Direktörü Chavdar Stoyanov de 2017 yılında Rusya’dan Türkiye’ye 3 milyon Rus turistin geleceği müjdesini verdi. Türkiye’nin Rusya için çok önemli turizm destinasyonu olduğunu belirten Stoyanov, eylül ayında Türkiye satışlarının açıldığını ve Rusların Türkiye’ye gitmeye başladığını söyledi. Stoyanov, şöyle devam etti: “Bu yıl Rusların çoğu tekrar Türkiye’ye gelecek. 2017 yılında Rusya’dan Türkiye’nin güneyi ve batı sahillerine toplamda 2.5-3 milyon tatilci gideceğini öngörüyoruz. Bu nedenle Uçuşlar desteklenmeli. Rusya artık resesyonda değil, ama ekonomik olarak hala zayıf. Bu nedenle insanları motive etmek lazım...”

Ayık: Yol haritasına ihtiyacımız var

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, turizmin barışçı ve ülkeler arasındaki sorunlarda onarıcı özelliği olduğunu belirterek, “Ülkeler, milletler ve tüm katmanlar arasındaki ilişkileri onarıcı bir etkimiz var. Türkiye’de şu anda yaşanan sıkıntılar önemli. Burada belki bir uzlaşma kültürüne ihtiyacımız var. Siyaset kurumunun birtakım şeylere farklı açıdan bakması ortamı geriyor. İktidarı ve muhalefeti ile bu değeri korumalıyız. Önümüzdeki süreçte parlak günlere dönmek için bir yol haritasına ihtiyacımız var” dedi.