Seçilmiş Gelir İdaresi özelgeleri

Recep BIYIK
Recep BIYIK VERGİ PORTALI [email protected]

Gelir İdaresi'nce verilen özelgelerden seçilmiş bazılarının özetine zaman zaman bu köşede yer vermeye çalışıyorum. Son zamanlarda yayımlanan binlerce özelge arasından seçtiğim bazılarının kısa özetleri aşağıda yer almaktadır.

Kamu idare ve müesseselerden olan alacaklar için şüpheli alacak karşılığı ayrılamaz
(21.02.2012 tarih ve 282 sayılı özelge)

Şüpheli alacak karşılığı ayrılmasındaki temel unsur, oluşması beklenen bir zararın varlığıdır. Kamu idare ve müesseselerinden kaynaklanan bir alacağın zamanında tahsil edilememesi durumunda, bu alacağın tahsilinin imkânsız hale geldiği düşünülerek ya da tahsili mümkün olamayacağı kanaati ile dönemsellik ilkesi gereği söz konusu alacakların şüpheli alacak olarak değerlendirilip karşılık ayrılması, kamu idare ve müesseselerinin borçlarını ödememesi düşünülemeyeceğinden söz konusu olamaz.
Buna göre, kamu kurum ve kuruluşlarından olan doğalgaz alacakları için şüpheli alacak karşılığı ayrılması mümkün değildir.

Sponsorluk / reklam gideri ayrımı ve kurum kazancından indirimi
(30.04.2012 tarih ve 508 sayılı özelge)
İsim Hakkı Sponsorluğu Sözleşmesi kapsamında, Türkiye Kupası isim hakkı sponsorluğu karşılığında yapılan ödeme, doğrudan ticari fayda sağlayan ve sponsor bankanın tanıtımını amaçlayan reklam gideri niteliğinde olduğundan, sponsorluk harcaması olarak değil reklam gideri olarak kurum kazancınızın tespitinde dikkate alınabilir.

Devrolan kuruma ait mahsup edilemeyen geçici vergi ve stopaj devralan kurumun vergisinden mahsup edilebilir
(18.04.2012 tarih ve 99 sayılı özelge)
Devir nedeniyle münfesih hale gelen kurumun devir tarihine kadar ödediği stopajlar ile geçici vergilerin, devir dolayısıyla vergilenecek devir öncesi kazanç üzerinden hesaplanacak kurumlar vergisinden mahsup edilmesi gerekir.
Bu işlem sonucunda, mahsup edilemeyen bir tutarın kalması halinde, bu tutarın öncelikle devralan şirketin aynı yıla ilişkin yıllık kurumlar vergisi beyannamesinde gösterilmek suretiyle hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edilmesi, bu mahsup sonrası iade edilecek bir tutarın kalması halinde de 252 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği uyarınca işlem yapılması gerekir.

Bölünme yoluyla elde edilen hisselerin iktisap tarihi ve lisansların bölünmeye konu olup olamayacağı
(11.04.2012 tarih ve 471 sayılı özelge)
Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 19. maddesinde belirtilen şartlara uygun kısmi bölünmede, bölünen şirketin ortaklarınca, yeni şirketten elde edilecek hisse senetlerinin iktisap tarihi olarak, kısmen bölünen şirketin hisse senetlerinin iktisap edildiği tarihin esas alınması gerekmektedir.
Henüz üretim tesisi haline getirilmemiş olan üretim lisanslarının müstakil olarak bu madde kapsamında tam mükellef bir sermaye şirketine ayni sermaye olarak konulması mümkün değildir.

Kültür varlığı yapının restorasyon harcamalarının kurum kazancından indirimi
(06.04.2012 tarih ve 1226 sayılı özelge)

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca desteklenmesi koşuluyla, aktife kayıtlı kültür varlığı taşınmazın restorasyonuna ait harcamaların tamamının kurum kazancından indirilmesi mümkündür.
Harcamanın yapıldığı dönemde kurum kazancından indirilemeyen tutarın giderleştirilmesi veya geçmiş yıl zararı olarak dikkate alınması mümkün değildir.
Öte yandan, söz konusu projenin Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından desteklendiği veya desteklenmesinin uygun görüldüğüne ilişkin ilgili bakanlık yazısının kurumlar vergisi beyannamesi ekinde bağlı bulunulan vergi dairesine verilmesi gerekmektedir.

Yaptırılan yurt binası harcamalarının kurum kazancından indirimi
(19.04.2012 tarih ve 1410 sayılı özelge)
İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bağışlanmak üzere kamu arazisi üzerine yaptırılan 200 yataklı öğrenci yurdu inşaatı dolayısıyla yapılan harcamaların, harcamanın yapıldığı yıla ilişkin kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılması mümkündür.
Ancak, bağışın yapıldığı dönemde faaliyetin zararla sonuçlanmış olması veya kurum kazancının yetersiz olması nedeniyle indirilemeyen kısmın daha sonraki yıllarda indirim konusu yapılması veya zarar olarak devretmesi mümkün değildir.
Öte yandan, öğrenci yurdu inşaatına ilişkin harcamaların, geçici vergi dönemlerine ilişkin matrahın tespitinde, geçici vergi beyannamesi üzerinde ayrıca gösterilmek suretiyle geçici vergi dönemleri kazançlarından indirim konusu yapılması da mümkündür.

Hâsılat paylaşımı yöntemiyle taşınmaz satışında kurumlar vergisi istisnası
(21.02.2012 tarih ve 284 sayılı özelge)
Arsa satışında uygulanan hâsılat paylaşımı modelinde taşınmaz ticareti yapılmış olduğundan, oluşacak kazanca, Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 5. maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde yer alan istisnanın uygulanması mümkün değildir.

Bedelsiz devirde KDV uygulaması
(21.02.2012 tarih ve 284 sayılı özelge)
Satın alınan ancak teknik bazı nedenlerden dolayı OSB'ye bedelsiz devredilen elektrik santralinin alımı esnasında ödenen katma değer vergisinin, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.
Ancak, bedelsiz devredilecek elektrik santralinin KDV matrah tespitine ilişkin emsal bedel ile ilgili hükümler göz önünde bulundurulmak suretiyle katma değer vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

İnternet sitesi üzerinden yurt dışında alınıp saltan mallarda KDV
(21.02.2012 tarih ve 276 sayılı özelge)
Yurt dışından temin edilip yine yurt dışında teslimi gerçekleştirilen mallar katma değer vergisinin konusuna girmediğinden, sahibi olunan internet sitesi aracılığıyla yurt dışında alınıp yine yurt dışında yapılan teslimler dolayısıyla katma değer vergisi hesaplanmaması gerekmektedir.

İflas masasına kaydedilen alacaklarda şüpheli alacak karşılığı ve değersiz alacak
(21.02.2012 tarih ve 677 sayılı özelge)
İflas masasına kaydedilen alacaklar için iflas masasına kaydedildiği tarih itibariyle, diğer bir ifadeyle icra safhasına intikal ettiği hesap döneminde şüpheli alacak karşılığı ayrılması mümkündür. İflas halinde de ayrılan şüpheli alacakların sonradan tahsil edilen miktarları tahsil edildikleri dönemde kar-zarar hesabına intikal ettirilir.
İflas masasınca reddedilen alacakların alacak vasfını taşıyıp taşımadığı hususunda yargıda alacağın tespit davası açıldığı bir durumda, söz konusu alacağın daha önce hâsılat hesaplarına intikal ettirilmiş olması şartıyla, davanın açıldığı hesap döneminde şüpheli alacak karşılığı ayrılması mümkün bulunmaktadır.
Diğer taraftan, ilgili yılda hâsılat kaydedilerek kurumlar vergisi beyannamesinde gösterilmiş ve iflas masasınca reddedilmiş alacağın mahkeme tarafından kabul edilmemesi durumunda, söz konusu alacağın Vergi Usul Kanunu'nun 322. maddesine göre kazai bir hüküm gereği tahsil imkânının kalmaması nedeniyle değersiz alacak olarak kayıtlara intikal ettirilmesi mümkündür.

Üretimle ilgili giderlerden oluşmak şartıyla çalışmayan kısım ve dönemlere ait giderlerin muhasebeleştirilmesi
(29.02.2012 tarih ve 315 sayılı özelge)
Genel imal giderlerinden mamule düşen hissenin imal edilen emtianın maliyet bedeline dahil edilmesi gerekmektedir.
1 sıra no.lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği'nin Muhasebe Usul ve Esasları/V-Tekdüzen Hesap Çerçevesi, Hesap Planı ve Hesap Planı Açıklamaları başlığı altında yer alan C-Hesap Planı Açıklamaları bölümünde "680-Çalışmayan Kısım Gider ve Zararları" hesabında; "Üretimle ilgili giderlerden çalışmayan döneme ve çalışmayan kısımlara ait giderleri içerir." açıklamalarına yer verilmiştir.
Buna göre, maliyet dönemi içerisinde üretimle ilgili giderlerden oluşmak şartıyla çalışmayan kısım ve dönemlere ait giderlerin "680-Çalışmayan Kısım Gider ve Zararları" hesabı borçlandırılarak muhasebeleştirilmesi mümkün bulunmaktadır.

Yapı denetim sözleşmesinin damga vergisi
(01.02.2012 tarih ve 6 sayılı özelge)
Yapı Denetimi Hakkında Kanun'un 2. maddesinin birinci fıkrasında, yapı denetim hizmetinin yapı denetim kuruluşu ile yapı sahibi veya vekili arasında akdedilen hizmet sözleşmesi hükümlerine göre yürütüleceği hükme bağlanmıştır.
Yapı denetim şirketi ile yapı sahipleri arasında düzenlenecek yapı denetim hizmet sözleşmelerinin her bir nüshasının ayrı ayrı Damga Vergisi Kanunu'na ekli (1) sayılı tablonun I/A/-1 fıkrası uyarınca binde 8,25 oranında damga vergisine tabi tutulması, söz konusu verginin kâğıtları imzalayanlar tarafından beyan edilip ödenmesi gerekmektedir.
 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar