Türkiye’nin iklim karnesi ‘çok zayıf’
Türkiye 58 ülke arasında 51. sırada yer alıyor ve notu ‘çok zayıf’ olarak derecelendiriliyor. Bunun başlıca nedeni, Türkiye’nin ulusal katkı belgesindeki hedefinin yalnızca artıştan azaltım üzerinden olması ve yetersiz nitelendirilmesi.
İklim Değişikliği Performans Endeksi (CCPI), küresel enerji kaynaklı CO2 emisyonlarının yüzde 90’ından sorumlu olan 58 ülkenin iklim koruma performanslarını değerlendiriyor ve karşılaştırıyor.
Yeni yayınlanan CCPI 2017, Paris Antlaşması’nın yürürlüğe girmesiyle beraber, yenilenebilir enerjide ivme ve enerji verimliliğinde olumlu gelişmeler yaşandığını gösteriyor.
CCPI’nın başyazarı Jan Burck’e göre, küresel enerji devrimi için şartlar hiçbir zaman bu kadar iyi olmamıştı. Yenilenebilir enerji ve yeşil teknolojilerin maliyetleri düşüyor. Hükümetlerin de Paris Antlaşması’nı onaylamamaları için bahaneleri kalmıyor. Burck, arnı zamanda petrol fiyatları karşısında, petrol talebinin artmadığını, çok sayıda ülkenin kömüre sırtını döndüğünü de söylüyor. Tabi ki bu durum bütün ülkeler için geçerli değil. Bazıları hızla ilerlerken, bazıları yerinde saymaya devam ediyor.
İklim Değişikliği Performans Endeksi’nin sonuçlarına bakalım: Endeskte, sıralamanın ilk üç pozisyonu boş. Bunun nedeni hiçbir yüksek emisyon ülkesinin 1.5-2°C derece limitine göre hareket etmemesi. Dördüncü sırada Fransa var. Fransa’nın bu başarısının temelinde geçen yıl Paris Antlaşması’nı mümkün kılan olağanüstü diplomasi yatıyor şüphesiz. Beşinci sırada yer alan İsveç ile altıncı sırada yer alan İngiltere, bir önceki hükümetler tarafından çizilen ümit verici iklim politikalarının meyvelerini yiyor.
Endekste sekizinci sıraya yükselen ülke ise, COP22’ye ev sahipliği yapan Fas. Yenilenebilir enerjiye yaptığı büyük yatırımlar ve iddialı hedefl eriyle, Fas, Afrika kıtasında öncü konumunda.
CCPI 2017’te sıralamalarında ilerleme kat eden G20 ülkeleri arasında 20. sırada yer alan Hindistan; 36. sırada yer alan Arjantin ve 40. sıraya yükselen Brezilya var.
Türkiye ise listede 51. sırada yer alıyor ve notu ‘çok zayıf’ olarak derecelendiriliyor. Climate Action Network Europe (CAN Avrupa) / Türkiye İklim Politikaları Direktörü Elif Gündüzyeli, Türkiye’nin iklim karnesinin “çok zayıf”olmasının nedenini şöyle açıklıyor:
“Bunun başlıca nedeni, Türkiye’nin ulusal katkı belgesindeki hedefinin yalnızca artıştan azaltım üzerinden olması ve yetersiz nitelendirilmesi. Ayrıca Türkiye’nin rüzgar ve güneş enerjisi merkezli yenilenebilir enerji kaynaklarını geliştirmek üzere ilerici iklim politikaları geliştirmemesi, aynı zamanda kömürü merkezine alan enerji politikaları ile kömüre verdiği teşvik ile imtiyazlar Türkiye’nin iklim performansı konusunda liderlikten uzak olduğunu gösteriyor.”
Kanada (55), Avustralya (57) ve Japonya (60) gibi ülkeler de , Türkiye gibi ‘çok zayıf’ olarak tanımlanan en alttaki grupta yer alıyor. ABD ve Çin, dünyanın en fazla emisyon salan ülkeleri olmaya devam ediyorlar. ABD 43. sırada; Çin 48. sırada yer alıyor ve her ikisinin de performansları “zayıf” olarak değerlendiriliyor. Bu arada Marakeş’de devam eden İklim Zirvesi’nde 375 sivil toplum kuruluşu liderlere “Yeni Fosil Yakıt Projelerini Durdurun” çağrısında bulundu.
Liderlere sunulan mektupta yer alan yorum etkili: “Dünya, ya fosil yakıtlarda kontrollü bir düşüşle yenilenebilir enerjiye adil bir dönüşüm yoluna şimdiden girebilir, ya da harekete geçmeyi geciktirebilir ve ekonomik felaket ve iklim kaosuna neden olur. Tercih apaçık. Bu çabanın ilk adımı çok basit: Kazmayı kesin. Daha fazla fosil yakıt projesi yok, yeni fosil yakıt araması yok, fosil yakıt projelerinin genişletilmesi yok. Fosil yakıtları yerin dibinde bırakmalıyız.”
Mektubu şu ana kadar, 350.org, Greenpeace, Oil Change International gibi birçok sivil toplum kuruluşu imzaladı. Türkiye’den de TEMA Vakfı, Yeryüzü Derneği ve Ekoloji Kollektifi çağrıya destek veren STK’lar arasında.
Umarız Dünya liderleri bu çağrıyı önemseyecek kadar akıllı olurlar ve yolun doğru tarafında durmayı seçerler. Ve umarız, “Fosil yakıtların sonunu getiren nesil olacağız” diyen Greenpeace Doğu Asya Program Yardımcı Yöneticisi Li Yan haklı çıkar.