Avrupalı turist Türkiye'ye sırtını dönüyor
Turist sayısına ilişkin şubat ayı verileri açıklandı. Gelin önce bardağın dolu tarafına bakalım.
Turist sayısı geçen yıl ocakta 2015'in aynı ayının yaklaşık yüzde 6, şubat ayında ise yine yaklaşık yüzde 10 altında kalmıştı. Yani geçen yıl ocaktan şubata geçişte düşüş oranında bir artış söz konusuydu.
Oysa bu yıl geçen yıla göre ocakta yüzde 10 olan düşüş, şubatta yüzde 7'ye indi.
Şimdi şunu söylemek yanlış değil. "Geçen yıl düşüş hızlanıyordu, oysa bu yıl tersine düşüş yavaşlıyor."
Bu, turizmde bardağın dolu tarafıdır. Ama bardağın önemli bir kısmı da boştur, herhalde o tarafa da bakmak gerekir.
Avrupa ülkelerinin durumu
Turizm Bakanlığı'nın ilk iki aya ilişkin verileri çok acı bir gerçeği gözler önüne seriyor. Bu yılın ilk iki ayında, Avrupa'daki tek bir ülkeden bile geçen yıldan daha fazla turist gelmedi. Tek bir ülkeden bile!
Türk turizminde çok önemli bir yeri bulunan Almanya'dan gelenlerin sayısı iki ayda yüzde 30 düştü.
Turist sayısında Almanya'yı İngiltere, Hollanda ve Fransa izliyor. Bu ülkelerden gelenlerin sayısında da yüzde 21-24 arasında azalma oldu.
Tüm Avrupa ülkelerinden gelenlerin sayısındaki azalma yüzde 21'i buldu. Geçen yılın ilk iki ayında, önceki yıla göre gerçekleşen azalma yüzde 8'de kalmıştı.
Hem unutmayalım bu rakamlar ilk iki aydaki durumu gösteriyor. Avrupa ile ilişkilerin asıl mart ayında gerildiğini hatırlarsak, mart ve sonrasındaki turist sayısında çok daha belirgin bir düşüş olmasını beklemek gerekiyor.
Almanya dördüncü sıraya indi
İlk iki aylık verilere göre, Türkiye'ye en fazla turist gönderen ülkeler arasında Almanya artık dördüncü sırada. İlk üçü Gürcistan, İran ve Bulgaristan oluşturuyor.
Bu ülkelerden Gürcistan ve Bulgaristan'dan gelenlerin Türkiye'de kayda değer miktarda para bırakmadıkları da ortada.
Rusya açığı kapatamaz
Türk turizmi geçen yıl Rusya ile ilişkilerin gerilmesinden ötürü büyük darbe yemişti. Sonra ilişkiler iyi kötü düzeldi ve Rus turistler yeniden gelmeye başladı.
Şimdi Rusya'nın Türk turizmini kurtaracağı yönünde abartılı ve gerçek dışı yorumlardan geçilmiyor. Oysa bu yorumlar gerçeği yansıtmaktan çok uzak.
Rusya'dan Türkiye'ye ilk iki ay itibariyle 2013'te 121 bin, 2014'te 126 bin, 2015'te 92 bin turist gelmişti. Sayı geçen yılın ilk iki ayında 42 bine düştü. Bu yılki turist sayısı ise 79 bin. Geçen yıla göre 88'lik bir artış var ama 2015'e ve önceki yıllara hala erişebilmiş değiliz.
Rusya'dan Türkiye'ye geçen yılın tümünde 866 bin turist gelmişti. Bu sayısı ilk iki aydaki gibi yüzde 88 artırsak 1.6 milyona erişiriz. Diyelim 2 milyon, diyelim daha fazla; 2.5 milyon ya da 3 milyon Rus geldi. Bu Türk turizmini kurtaracak bir artış mıdır?
Değildir... Almanya'dan gelenlerin sayısında iki ayda ortaya çıkan azalma yılın tümünde de bu düzeyde kalırsa, ki daha yüksek oranlar görülmesi şaşırtıcı değil, Alman turist sayısında 1.3 milyona yakın bir gerileme olacak demektir. Yalnızca Alman turistlerde bu düzeyde bir gerileme olacakken, Rus turist sayısında en fazla 1.5-2 milyon dolayına varacağı tahmin edilen artış çare olabilir mi?
Kaldı ki Rusya ile olan ilişkiler yine bıçak sırtı bir dengede gidiyor, bunun da farkında olmalıyız. İki ülke karşılıklı olarak bazı ürünlere yasak koyuyor. Rusya Türk vatandaşlarına vize muafiyeti tanımaya yanaşmıyor.
Suriye'de başka bir sorun yaşanıyor; Türk askerleri sözüm ona bir yanlışlık sonucu vuruluyor.
Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Karlov, geçen yılın 19 Aralık günü bir suikaste kurban gitti. Aradan üç buçuk ay geçti ve Rusya Ankara'ya hala büyükelçi atamadı. Rusya Dışişleri Bakanlığı sözcüsünün dün yaptığı açıklamaya göre bu gecikmenin altında yatan başlıca etken Karlov suikastine ilişkin soruşturmanın henüz tamamlanmamış olması. Sözcü ayrıca yeni büyükelçi atanması konusunda çalışmaların sürmekte olduğunu belirtti.
Yani Türkiye-Rusya ilişkileri tepede gayet iyi, sorunsuz ilerliyor; ama masanın altında tekmeler uçuşuyor. O yüzden, turizm konusunda bu ülkeye öyle fazla bel bağlamak pek doğru bir yaklaşım olmasa gerek. Hem Rusya ekonomisinin pek parlak durumda olmadığı ortada. Dolayısıyla tüm engeller aşılsa bile ekonomik sorunları yüzünden Rus vatandaşları eskisi gibi seyahat olanağına sahip değiller.
Yabancıların üç aylık menkul kıymet alımı 1.3 milyarı aştı
Yüksek faiz ve görece dingin seyretmekte olan dolar kuru yabancı yatırımcının ilgisini yeniden Türkiye'ye çevirmesini sağlamışa benziyor.
Merkez Bankası verilerine göre, yabancılar yılbaşından 24 Mart'a kadar olan yaklaşık üç aylık sürede net 1 milyar 32 milyon dolarlık hisse senedi ve 309 milyon dolarlık devlet iç borçlanma senedi (DİBS) aldılar.
Aylara göre hisse senedi alımının hız kestiği, buna karşılık DİBS alımında bir hızlanma yaşandığı dikkati çekiyor. Yabancılar Ocak ve şubat aylarında 537 ve 471 milyon dolarlık hisse senedi aldılar. 24 Mart'a kadar olan dönemdeki alım ise 25 milyon dolarda kaldı.
Buna karşılık DİBS alımında hızlanma var. Ocak ayında net 687 milyon dolarlık DİBS satan yabancılar, şubatta 333 milyon dolarlık, 24 Mart'a kadar olan dönemde de 663 milyon dolarlık DİBS aldılar.