Çorabatır’dan başlayan göçmen iadesinin değerlendirmesi ve uyarıları
Metin Çorabatır, BM Mülteciler Komiserliği eski Türkiye sözcüsü ve İlteica Göç Araştırma Merkezi İGAM başkanı Metin Çorabatır ile başlayan göçmen iadesinin değerlendirmesini aldım ve uyarılarını dinledim.
-Bizim bu sığınma konusundaki mevzuatımız uluslararası uyum içeriyor mu, bu konuda itirazlar var mı?
-Bu konudaki itirazlar Türkiye’nin BM’in sistemine uygun sisteme sahip olmadığı, 1951 yılındaki sözleşmeye göre, coğrafi kısıtlamanın eksik uygulamaya yol açmasına neden oluyor. “Coğrafi Kısıtlama” Afgan ve Pakistanlıların
-Bu eksiklik ne sonuç gektiriyor?
- Sığınma hakkı ile gelenler, uzun süre ülkemizde yaşamalarına karşın, kalıcılığa geçiş yolunda adım atılmadığı için, yurt dışına çıkamıyor, ülkelerine geri gitmede, iş bulmada, iş kurmada zorluk yaşıyorlar statüsüz kalıyorlar.
-Dün iade edilenler Afganlılar ve Pakistanlılar Ülkemizdeki sığınmacı sayıları ne durumda ?
-Türkiye’ye yıllardır gelmiş staütü alanamamış 60-70 bin Afgan vardı. Pakistanlılar ve Bangaldeşliler ise burayı geçiş ülkesi kabul edip, hiç başvuru yapıp kayda girmedikleri için sayıları bilinmiyor. Bunlardan bir bölümü son dönemde Ege’den deniz yoluyla Yunanistan üzerinden Avrupaya kaçak yoldan botlarla gitmek için harekete geçtiler. Bir kısmı bunu başardı. Bir kısmı ise bu yolda Egede ölen 4 bin kişi arasına katıldı. Şimdi bu gidenlerden bir kısım Afgan ve Pakistanlı’nın iadesine dün başlandı. Afganlar, arasında on yıldır Türkiye’de yaşayıp statü kazanamadığı için kaçak yoldan Arupa’ya gitmek isteyenler vardı. Kaçak göçmen olayı sonrası, şimdi ülkemizdeki Afgan göçmen sayısının ne kadar olduğu tam bilinmiyor.Bilinen İran üzerinden yeni Afgan, Pakistan ve Bangaldeşli sığınmacıların hala ülkemize gelmekte olduğu.
- Ne yapılması gerekir?
-Sığınmacılar konusunda BM’lerin sistemine uygun yeni bir yapılanmaya 1951 sözleşmesinin yerine geliştirilen yeni sözleşmenin çıkarılmasına ihtiyaç var. Belirsizlik ancak bu şekilde ortadan kalkar. Türkiye imzaladığı anlaşmayı tam olarak uygular ve coğrafi kısıtlamayı kaldırır. Böylece sığınmacıların yıllarca statüsüz ve giderek zorlaşan hayat koşullarından kurtulmaları, statü kazanmaları, isterlerse ülkelerine geri dönmeleri, isterlerse ülkemizde kalıp iş bulup yasal olarak çalışma ve iş kurma hakları elde etmeleri sağlanarak durumları legalize edilebilir. Onlara da Suriyeli sığınmacılara tanıdığımız hakları “coğrafi kısıtlanmaya” tabi tutmadan BM Sözleşmesine uygun tanımış oluruz.
Çorabatır’ın anlattıkları bir bölümü dün geri gönderilen Afgan ve Pakistanlı sığınmacıların yeni bir “Statüsüzlük” içersine düşmeden BM kurallarına uygun “Statü kazanmaları” ve legalize olmaları için zorunlu bir durum olarak önümüze geliyor.